bircamdanbirkavaktan.blogspot.com
Bir Çamdan Bir Kavaktan: Eylül 2008
http://bircamdanbirkavaktan.blogspot.com/2008_09_01_archive.html
Bir Çamdan Bir Kavaktan. 25 Eylül 2008 Perşembe. Tüm zamanların en iyi 500 filmi seçilmiş, onlara. Tim Robbins ve Morgan Freeman' ın başrollerini oynadığı bir film vardı; Shawshank Redemption. Filmi defalarca seyrettim ve her defasında aynı lezzeti aldım. Üstüste 5 kez izlesem bıkmazdım hala da bıkmam. Bu yazıyı da sırf filmin afişini buraya yapıştırmak için yazdım. Evet o bunu hakediyor. Fear can hold you prisoner, hope can set you free". Bu yayına verilen bağlantılar. Etiketler: ben böyle film görmedim.
bircamdanbirkavaktan.blogspot.com
Bir Çamdan Bir Kavaktan: Mart 2009
http://bircamdanbirkavaktan.blogspot.com/2009_03_01_archive.html
Bir Çamdan Bir Kavaktan. 22 Mart 2009 Pazar. Elif Şafak ve onun pembe yalanları. Edebiyat magazin bir haftadır aynı konuyla meşgul durumda; Adalet Ağaoğlu ile Elif Şafak arasında başlayıp çevre kişilere yayılan bir söz düellosu. Herkescikler konuşuyor, yazıyor, Adaletçi. Olarak saf belirliyorken, komşuda pişen bu tatlı yemekten bize de birkaç lokma düşüyor elbette. Tartışma taraf gazetesinde yayınlanan bir söyleşi. Elif Şafak buna cevaben. Döşeniyor. Yazıda kısaca şöyle diyor; "Kitapta Adalet Hanım i...
bircamdanbirkavaktan.blogspot.com
Bir Çamdan Bir Kavaktan: !mmğğaanA ?royilidehtef im netçi phC
http://bircamdanbirkavaktan.blogspot.com/2008/11/mmaana-royilidehtef-im-neti-phc.html
Bir Çamdan Bir Kavaktan. 19 Kasım 2008 Çarşamba. Royilidehtef im netçi phC. Son günlerde Chp de yaşanan krizin pek çoğumuzu gevrek gevrek güldürdüğü tartışılmaz. Deniz Baykal' ın başbakanlık koltuğuna oturamayışının verdiği hırs ile gider ayak durumu kurtarmak için elindeki son kozları da ne pahasına olursa olsun kullanmaya niyetli olduğu görülüyor. Hırs yapmanın nasıl tehlikeli birşey olduğu malumumuz olsa da, Baykal' ın durumu bu kerteye getireceğini hiçbirimiz tahmin edemezdik, doğrusu sürpriz oldu.
bircamdanbirkavaktan.blogspot.com
Bir Çamdan Bir Kavaktan: Roubini' den kriz reçetesi
http://bircamdanbirkavaktan.blogspot.com/2008/10/roubini-den-kriz-reetesi.html
Bir Çamdan Bir Kavaktan. 13 Ekim 2008 Pazartesi. Roubini' den kriz reçetesi. Ekonomist değilim, yalnızca sefil bir tüketiyicim (hem sefil, hem tüketici o da nasıl oluyorsa). Her sıradan vatandaş gibi, ekonomi konusunda uzun boylu fikir yürütemem ama görüneni dile getirebilirim, acaba, veyahut, netekim, belki türünden yorumlar yapabilirim. Bunların sonuncusu da, adı "piyasa kahinine" çıkan Nouriel Roubini' nin kriz reçetesi. Ki o reçetede şunlar yazıyor;. Hükümetlerin, bayındırlık projeleri, altyapı harca...
bircamdanbirkavaktan.blogspot.com
Bir Çamdan Bir Kavaktan: Şubat 2009
http://bircamdanbirkavaktan.blogspot.com/2009_02_01_archive.html
Bir Çamdan Bir Kavaktan. 8 Şubat 2009 Pazar. Son günlerin popüler dizilerinden biri o; yaprak dökümü. Her ortalama ailenin evine girmiş ve aile bireylerini bir şekilde etkisi altında almış bir yapım bu. Seyirci toplama konusunda epey bir başarı sağlamış, bunu inkar edemeyiz. hatta belli bir zamana kadar, kitapla olan uyumunu merakımdan takip ettiğim de doğrudur ama bir yerden sonra artık tahammül sınırlarım dışına çıktığı için bakamıyorum, bu da yazının meydana gelme amacını oluşturuyor zaten. Bugün yapı...
bircamdanbirkavaktan.blogspot.com
Bir Çamdan Bir Kavaktan: Kasım 2008
http://bircamdanbirkavaktan.blogspot.com/2008_11_01_archive.html
Bir Çamdan Bir Kavaktan. 22 Kasım 2008 Cumartesi. Son günlerde yaşanan tecavüz olaylarının artması ve insanların bu kadar cüretkar olması beni hayli huzursuz ediyor. Öte yandan bu olayların haber olup hergün önümüze sürülmesi ise sinir sistemimde ciddi tahribatlar meydana getiriyor. Özellikle çocuk istismarının bu kadar aleni detaylandırılıp, düşüncesizce ve yalnızca haber yapma telaşıyla gözler önüne serilmesine tahammül edemiyorum. Daha uyanık olmaları gerektiğini onlara aşılamanın başka yolu var mı?
bircamdanbirkavaktan.blogspot.com
Bir Çamdan Bir Kavaktan: Ahlak dökümü..
http://bircamdanbirkavaktan.blogspot.com/2009/02/ahlak-dokumu.html
Bir Çamdan Bir Kavaktan. 8 Şubat 2009 Pazar. Son günlerin popüler dizilerinden biri o; yaprak dökümü. Her ortalama ailenin evine girmiş ve aile bireylerini bir şekilde etkisi altında almış bir yapım bu. Seyirci toplama konusunda epey bir başarı sağlamış, bunu inkar edemeyiz. hatta belli bir zamana kadar, kitapla olan uyumunu merakımdan takip ettiğim de doğrudur ama bir yerden sonra artık tahammül sınırlarım dışına çıktığı için bakamıyorum, bu da yazının meydana gelme amacını oluşturuyor zaten. Bugün yapı...
bircamdanbirkavaktan.blogspot.com
Bir Çamdan Bir Kavaktan: Normalleştirme....lütfen normalleştirme!
http://bircamdanbirkavaktan.blogspot.com/2008/11/normalletirmeltfen-normalletirme.html
Bir Çamdan Bir Kavaktan. 22 Kasım 2008 Cumartesi. Son günlerde yaşanan tecavüz olaylarının artması ve insanların bu kadar cüretkar olması beni hayli huzursuz ediyor. Öte yandan bu olayların haber olup hergün önümüze sürülmesi ise sinir sistemimde ciddi tahribatlar meydana getiriyor. Özellikle çocuk istismarının bu kadar aleni detaylandırılıp, düşüncesizce ve yalnızca haber yapma telaşıyla gözler önüne serilmesine tahammül edemiyorum. Daha uyanık olmaları gerektiğini onlara aşılamanın başka yolu var mı?
bircamdanbirkavaktan.blogspot.com
Bir Çamdan Bir Kavaktan: Batman bizimdir!
http://bircamdanbirkavaktan.blogspot.com/2008/11/batman-bizimdir.html
Bir Çamdan Bir Kavaktan. 9 Kasım 2008 Pazar. Bat-Man yani yarasa adam. 1938 yılında yaratılmış bir süper kahraman. Adının nereden geldiği gayet açık, kostümü de adını doğrular şekilde zaten. Rahmetli babaannem hoşlanmadığı birinden bahsederken "bed" derdi, ben batman' in bat'i zannederdim. Çocuktum, küçüktüm, ufacıktım. "Anaaa babaannem ingilizce biliyo abla! Derdim. Boyum devrilmesin, batman' i biliyorum da bed' i bilmiyorum işte. Le anladım ki Batman ile otamota alaka kuran ben değilmişim. Çocuktum, ai...
bircamdanbirkavaktan.blogspot.com
Bir Çamdan Bir Kavaktan: Ekim 2008
http://bircamdanbirkavaktan.blogspot.com/2008_10_01_archive.html
Bir Çamdan Bir Kavaktan. 13 Ekim 2008 Pazartesi. Roubini' den kriz reçetesi. Ekonomist değilim, yalnızca sefil bir tüketiyicim (hem sefil, hem tüketici o da nasıl oluyorsa). Her sıradan vatandaş gibi, ekonomi konusunda uzun boylu fikir yürütemem ama görüneni dile getirebilirim, acaba, veyahut, netekim, belki türünden yorumlar yapabilirim. Bunların sonuncusu da, adı "piyasa kahinine" çıkan Nouriel Roubini' nin kriz reçetesi. Ki o reçetede şunlar yazıyor;. Hükümetlerin, bayındırlık projeleri, altyapı harca...